Soğuk hava astım ataklarını tetikliyor

Haberin DevamıHaberin Devamı




Düzenli egzersizin, özellikle astım gibi kronik akciğer hastalıkları olan kişiler için sağlıklı bir yaşam tarzının önemli bir parçası olduğunu belirten Keleşoğlu, “Ne yazık ki, akciğer hastalıkları belirli egzersiz ve aktivitelere katılmayı zorlaştırabilir. Bu kişilerde astım semptomları, egzersiz yapıldığında ağız yoluyla alınan soğuk ve kuru havanın hızla solunmasıyla tetiklenir. Bu sorun soğukla daha da kötüleşebilir, bu nedenle birçok kişi açık havada egzersiz yapmaktan hoşlansa da, akciğer hastalığı olanlar için sıcaklıktaki düşüş endişe verici olabilir. Hava koşullarına rağmen birçok sağlık nedeni için egzersiz programını korumaya çalışmak önemlidir. Ancak astım ve diğer solunum yolu rahatsızlıkları olanlar, soğuk hava gibi potansiyel tetikleyicilere dikkat etmeli ve ilaç ayarlamaları gibi bazı önlemler almalıdır” dedi.

Astım hastalarının spora başlamadan 20 dakika ilaçlarını kullanması gerektiğini vurgulayan Uz. Dr. Arif Keleşoğlu, “Soğuk havalarda ve efor gerektiren işler yapılacaksa kurtarıcı nefes açıcı ilaçların (inhalerler) yanınızda olması hayat kurtarıcı olabilir. Soğuk havaya çıkmadan ya da efor gerektirecek işlere başlamadan 15-20 dakika önce bunları kullanmak, atakların oluşmasını engelleyecektir. Stres yönetimini bilmek de astıma karşı bağışıklık sistemini güçlendiren yöntemler arasındadır” ifadelerini kullandı. Astım hastalarının özellikle soğuk havalarda alması gereken koruyucu önlemleri sıralayan Keleşoğlu, “Dengeli ve düzenli beslenilmeli, sebze ve meyveler mevsiminde tüketilmelidir. Özellikle A, C, E vitamini ile selenyum ve antioksidandan zengin brokoli, maydanoz, roka gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler tercih edilebilir” dedi. “Bol su tüketin” Astım rahatsızlığı bulunan kişilerin bol sıvı tüketmesi tavsiyesinde bulunan Keleşoğlu, “Su ile vücudun atık maddelerden temizlenir. Kalabalık ortamlar çok iyi havalandırılmalıdır. Klimaların rutin kontrolleri yaptırılmalı, hava yoluyla bulaşan bakterilere karşı önlem alınmalıdır. İyi bir uyku, rahat ve dinlenmiş bir vücuda; bu da güçlü bir bağışıklık sisteminin oluşmasına yardımcı olur. Düzenli ve kaliteli uyku uyumaya çalışılmalıdır. Çoğu enfeksiyon damlacık yoluyla bulaştığı için 8 saate kadar canlı kalabilen bu etkenlerden korunmak için el hijyenine özen gösterilmelidir. Eller sık sık yıkanmalı ve sıvı sabun kullanılmalıdır. Hasta kişilerle temas en aza indirilmeli, çevredeki kişilerle öpüşmekten ve sarılmaktan kaçınılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Haber Kaynak : CNNTURK.COM
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”